Başbakan Yıldırım'dan flaş YSK açıklaması
Başbakan Binali Yıldırım, referandumun iptaline yönelik başvurularla ilgili olarak, “Kararı verecek olan Yüksek Seçim Kurulu’dur” dedi. İtiraz hukukun aracıdır ama sokağa davet yanlış' dedi.
Yayınlanma:
Güncelleme:
Başbakan Binali Yıldırım, referandumun iptaline yönelik başvurularla ilgili olarak "Bu anayasa değişikliğinin üç maddesi hemen yürürlüğe giriyor. Diğer bütün maddeleri de 2019 3 Kasım’da yapılacak seçimlerle birlikte yeni sistemin uygulanmasıyla yürürlüğe girecek. Dolayısıyla seçimlerin YSK tarafından resmen ilan edilmesiyle birlikte cumhurbaşkanımızın partisiyle ilişiği tekrar yasal olarak kurulabilecek" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, “OHAL’in 3 ay boyunca uzatılması yönünde MGK’nın tavsiye kararı doğrultusunda Bakanlar Kurulu olarak karar aldık, bunu Meclise bildirdik, Mecliste bu konuyu görüştü karara bağladı. 19 Nisan’dan itibaren 3 ay süreyle OHAL uygulaması tekrar yürürlüğe girmiş oldu. OHAL millete ilan edilmiş değil, OHAL bizim 15 Temmuz’dan sonra kendimize ilan ettiğimiz bir durumdur. Gerek demokrasimize kasteden FETÖ örgütüyle mücadele etmek, ülkemizi bölmeye çalışan iç ve dış bölücü örgütlere karşı mücadele azmimizi etkin bir şeklide sürdürmek için bu kararı aldık. Bu anayasa değişikliği yapıldı, şöyle bir hava oluşturuluyor; anayasa değişikliği yapıldı, Cumhurbaşkanımız bu değişikliğin getirdiği bütün imkanları kullanacak ve cumhurbaşkanı olarak yeni sisteme göre ülkeyi yönetecek. Bunu kasıtlı olarak yayıyorlar. Halbuki bu anayasa değişikliğinin 3 maddesi hemen yürürlüğe giriyor. Bir tanesi HSYK’nın bu değişiklik doğrultusunda yeniden oluşturulması” dedi.
Başbakan Yıldırım, vatandaş tarafından milli iradeyi temsil eden Meclisin HSYK’ya üye seçeceğini dile getirdi. Yargıda birliğin sağlandığını ve askeri mahkemelerin kaldırıldığını belirten Yıldırım, devreye girecek bir diğer değişikliğin cumhurbaşkanının AK Parti ile ilişiğinin kurulması olduğunu ifade etti. Yıldırım, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partimize bir an önce gelip katılması ve üye olması için sabırsızlıkla bekliyoruz. Zira Cumhurbaşkanımız bu kampanya boyunca çok büyük bir gayretle, çok büyük bir fedakarlıkla kampanyamıza çok büyük destek vermiştir, gayret etmiştir. Bu meselenin en doğru şekilde anlatılması, bunun şahıslar meselesi olmadığını yurdun her köşesinde vatandaşlarımıza mecralar marifetiyle anlatılmasını sağlamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın memleket meselesi olarak gördüğümüz bu konuda gösterdiği gayretten ve önderlikten dolayı kendisine teşekkür ediyorum” dedi.
Yapılacak çok işin olduğunu anlatan Yıldırım, uyum yasalarının hazırlanacağı, parlamenter sisteme göre kurgulanmış mevzuatın yeni baştan elden geçirileceğini ve cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin hukuki altyapısının hazırlanacağını ifade etti. Başbakan Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:
“Maksatlı bir propaganda yapılıyor, parlamenter sistem sanki demokratik, cumhurbaşkanlığı sistemi değil. Böyle bir şey yok. Demokratik olup olmamamın parlamenter sistem veya başkanlık sistemi ile alakası yok. Bu demokrasi başkanlık sisteminde de, parlamenter sistemde de vardır. Bu sadece yönetim şeklinin değişmesidir. Demokrasi, bütün kurumlarıyla işlemeye devam edecek. Yasama organı güçlenmiş olarak yoluna devam edecek. Yargı tam bağımsız ve tarafsız olmaya devam edecek. İcrada daha da etkin bir şekilde vatandaşa yönelik hizmetlerini zaman kaybetmeden yapmaya devam edecek. Değiştirilen bu sistemle getirilen en önemli konu şudur; sürekli iktidarın sandıkta sağlanması, istikrarın sağlanmasıdır ve yüzde 50 artı 1 şartı olduğu için iktidara gelmek bakımından bütün yurdun her köşesinden destek alma mecburiyeti vardır.”
“Maksatlı bir propaganda yapılıyor”
Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, “OHAL’in 3 ay boyunca uzatılması yönünde MGK’nın tavsiye kararı doğrultusunda Bakanlar Kurulu olarak karar aldık, bunu Meclise bildirdik, Mecliste bu konuyu görüştü karara bağladı. 19 Nisan’dan itibaren 3 ay süreyle OHAL uygulaması tekrar yürürlüğe girmiş oldu. OHAL millete ilan edilmiş değil, OHAL bizim 15 Temmuz’dan sonra kendimize ilan ettiğimiz bir durumdur. Gerek demokrasimize kasteden FETÖ örgütüyle mücadele etmek, ülkemizi bölmeye çalışan iç ve dış bölücü örgütlere karşı mücadele azmimizi etkin bir şeklide sürdürmek için bu kararı aldık. Bu anayasa değişikliği yapıldı, şöyle bir hava oluşturuluyor; anayasa değişikliği yapıldı, Cumhurbaşkanımız bu değişikliğin getirdiği bütün imkanları kullanacak ve cumhurbaşkanı olarak yeni sisteme göre ülkeyi yönetecek. Bunu kasıtlı olarak yayıyorlar. Halbuki bu anayasa değişikliğinin 3 maddesi hemen yürürlüğe giriyor. Bir tanesi HSYK’nın bu değişiklik doğrultusunda yeniden oluşturulması” dedi.
Başbakan Yıldırım, vatandaş tarafından milli iradeyi temsil eden Meclisin HSYK’ya üye seçeceğini dile getirdi. Yargıda birliğin sağlandığını ve askeri mahkemelerin kaldırıldığını belirten Yıldırım, devreye girecek bir diğer değişikliğin cumhurbaşkanının AK Parti ile ilişiğinin kurulması olduğunu ifade etti. Yıldırım, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partimize bir an önce gelip katılması ve üye olması için sabırsızlıkla bekliyoruz. Zira Cumhurbaşkanımız bu kampanya boyunca çok büyük bir gayretle, çok büyük bir fedakarlıkla kampanyamıza çok büyük destek vermiştir, gayret etmiştir. Bu meselenin en doğru şekilde anlatılması, bunun şahıslar meselesi olmadığını yurdun her köşesinde vatandaşlarımıza mecralar marifetiyle anlatılmasını sağlamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın memleket meselesi olarak gördüğümüz bu konuda gösterdiği gayretten ve önderlikten dolayı kendisine teşekkür ediyorum” dedi.
Yapılacak çok işin olduğunu anlatan Yıldırım, uyum yasalarının hazırlanacağı, parlamenter sisteme göre kurgulanmış mevzuatın yeni baştan elden geçirileceğini ve cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin hukuki altyapısının hazırlanacağını ifade etti. Başbakan Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:
“Maksatlı bir propaganda yapılıyor, parlamenter sistem sanki demokratik, cumhurbaşkanlığı sistemi değil. Böyle bir şey yok. Demokratik olup olmamamın parlamenter sistem veya başkanlık sistemi ile alakası yok. Bu demokrasi başkanlık sisteminde de, parlamenter sistemde de vardır. Bu sadece yönetim şeklinin değişmesidir. Demokrasi, bütün kurumlarıyla işlemeye devam edecek. Yasama organı güçlenmiş olarak yoluna devam edecek. Yargı tam bağımsız ve tarafsız olmaya devam edecek. İcrada daha da etkin bir şekilde vatandaşa yönelik hizmetlerini zaman kaybetmeden yapmaya devam edecek. Değiştirilen bu sistemle getirilen en önemli konu şudur; sürekli iktidarın sandıkta sağlanması, istikrarın sağlanmasıdır ve yüzde 50 artı 1 şartı olduğu için iktidara gelmek bakımından bütün yurdun her köşesinden destek alma mecburiyeti vardır.”