Hanefi Söztutan: Mısralarımla tarihe not düşmek istedim

Cuntacılara karşı 15 Temmuz’da verilen eşsiz mücadeleyi şiirleştiren Hanefi Söztutan “Ben zaten eli kalem tutanların bu vatana, bu millete karşı sorumlu olduklarına inandım hep... Bu yüzden bir şey yazmalıydım” dedi.

Hanefi Söztutan: Mısralarımla tarihe not düşmek istedim
Hain darbe teşebbüsüne karşı verilen mücadeleyi ilk önce mısralara döken İhlas Medya editörlerinden Hanefi Söztutan, yazdıklarıyla yeni bir ‘Kurtuluş Marşı’na imza attı. Söztutan’ın “15 Temmuz Marşı” ismiyle kaleme aldığı eseri, geçen bir yıl boyunca her yerde seslendirildi. Âdeta demokrasi mücadelesinin ‘sesi’ oldu. Biz de kendisiyle o unutulmaz mısraların hikâyesini konuştuk...

 

15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden 1 yıl geçti. Öncelikle bu ihanet hakkında neler söylemek istersiniz?


Bana göre FETÖ’nün milletimize ihaneti, tarih boyunca gördüğümüz en büyük ihanettir. Bir günlük hadise değildir. 40 yıl boyunca dış güçlerin güdümünde ve gayet sinsi bir şekilde planlanmış bir ihanettir. O gece Türkiye Cumhuriyeti devletini ortadan kaldırmaya, güzel ülkemizi haçlılara peşkeş çekmeye ramak kalmıştı. Uçurumun kenarından döndük âdeta. Sayın Cumhurbaşkanımızın dik duruşu, basiretli bir liderlik sergilemesi hain girişimi akamete uğratmıştır.

 Milletin şahlanışını, tankların silahların önüne kendilerini atmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Milletimiz ceddine layık bir millet olduğunu o gece dünya âleme gösterdi. Sokağa çıkanların hiçbirinin yüreğinde zerre korku yoktu. Gazilerimizle pek çok defa bir araya geldik, konuştuk. Hepsi, Allah bizim yüreğimizden o gece korkuyu almış, yerine cesaret koymuştu diyor. Tabii yakın tarihte susturulmuş, Menderes’in idamına sesini çıkaramamış bir milletten Erdoğan döneminde haksızlığa karşı ayaklanan bir millete nasıl geldik, buna da bakmak lazım.

 

Sizce?


Bence bu, bir gecelik veya birkaç senelik bir değişim olamaz. Geçmişte, o karanlık yıllarda bu milletin yeniden dirilişi için uyumayan, geleceğe ışık olan birileri vardı. İmanlı bir gençlik yetiştirmek için ömrünü harcayan, körelmiş millî ve dinî duyguları ateşleyen birileri. Üstat Necip Fazıl boşuna “Bir gençlik, bir gençlik” diye sancılar çekmedi. Seyyid Ahmet Arvasi boşuna Türk İslam ülküsü uğruna ömrünü harcamadı. Bu dava ta üstadın mübarek hocası Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretlerinden beri, onların talebeleri ve yolunda gidenler tarafından sahiplenildi ve kitaplarla yayıldı. O kitapları okuyanlar doğru kaynaktan beslendi ve FETÖ gibi din tüccarlarının oyununa gelmedi. Onların hakkını teslim etmezsek, vefasızlık etmiş oluruz. İşte o büyüklerimizin yetiştirip geleceğe hazırladığı o nesil, Sayın Cumhurbaşkanlığımızın dünyayı kıskandıran liderliği ile buluşunca, 15 Temmuz gecesi kahramanlık destanı yazan Türk milleti ortaya çıktı. Allah’ın izniyle 90 yıllık uykudan uyanmış bu milleti artık kimse uyutamaz.

 

5 Temmuz Demokrasi Marşı’nı hangi duygularla yazdınız?


O gece gazetede görevliydim. Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın A. Mücahid Ören, Başkomutanımıza destek ve demokrasimize sahip çıkmak adına herkesin elinden geleni yapması talimatını vermişti. İhlas Medya olarak darbe girişimine karşı net bir tavır takındık. Milletin sesi olduk. Böyle kritik anlarda yapılacak doğru bir hamle çok şey kazandırır. Sayın Cumhurbaşkanımızın milleti sokağa davet etmesi gibi. A. Mücahid Ören Bey’in bize verdiği talimat gibi. Ben zaten eli kalem tutanların bu vatana, bu millete karşı sorumlu olduklarına inandım hep. Bu yüzden bir şey yazmalıydım. Tarihe not düşecek kalıcı bir şey... Yazacağım şey o gece yaşanan her şeyi; endişeyi, korkuyu, sonrasında coşkuyu ve zaferi yansıtmalıydı. Yıllar geçse de o geceyi yaşatacak nitelikte olmalıydı. Üçüncü gün sabah namazı vaktiydi. Bu duygularla önce abdestimi, sonra kâğıt kalemi aldım ve arka arkaya döküldü mısralar. İlk olarak gazetemizin 15 Temmuz özel ekinde yayınlandı. Sonra birkaç rötuş yaparak bestelenmesi için Necmi Çiçekçi arkadaşıma verdim. O da aynı duygularla yüreğini ortaya koydu ve sonuçta bu marş ortaya çıktı.


İLK A. MÜCAHİD ÖREN DİNLEDİ


Bu kadar popüler olmasını bekliyor muydunuz?


Açıkçası yazarken ne kadar ses getirir, popüler olur mu, böyle şeyleri hiç düşünmedim. Hiçbir hesap yapmadım. Sadece ve sadece milletimizin kahramanlığını dizelere dökmekten başka bir düşüncem olmadı. İhlasla yazıldığı için de hakikaten büyük yankı uyandırdı. Çok beğenildi. Marşı ilk dinleyen Yönetim Kurulu Başkanımız A. Mücahid Bey oldu. Coşkuyla tebrik etti bizi. Çok dua etti. İhlas’a yakışır bir çalışma olduğunu söyledi. Sonrasında İhlas Medya’nın logolarıyla televizyonda dönmeye başladı. Sayın Cumhurbaşkanımız da izleyince çok beğenmiş. Milleti Yenikapı mitingine davet için Cumhurbaşkanlığı logosuyla bütün televizyonlarda çıktı. Sonrası malum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı her törende bizim marş çalınır oldu. Doğrusu bu kadarını beklemiyordum. Ama dinledikçe gurur duyduğum bir eser oldu.

 

Marşı Jandarma Bandosu da çaldı. İzlerken neler hissettiniz?


Çok etkileyiciydi gerçekten. Marşı seslendiren çok oldu ama Jandarma Bandosu’nun Külliye’de Sayın Cumhurbaşkanımıza özel çalması anlamlıydı.

 

Bu kadar popüler olmasını bekliyor muydunuz?


Açıkçası yazarken ne kadar ses getirir, popüler olur mu, böyle şeyleri hiç düşünmedim. Hiçbir hesap yapmadım. Sadece ve sadece milletimizin kahramanlığını dizelere dökmekten başka bir düşüncem olmadı. İhlasla yazıldığı için de hakikaten büyük yankı uyandırdı. Çok beğenildi. Marşı ilk dinleyen Yönetim Kurulu Başkanımız A. Mücahid Bey oldu. Coşkuyla tebrik etti bizi. Çok dua etti. İhlas’a yakışır bir çalışma olduğunu söyledi. Sonrasında İhlas Medya’nın logolarıyla televizyonda dönmeye başladı. Sayın Cumhurbaşkanımız da izleyince çok beğenmiş. Milleti Yenikapı mitingine davet için Cumhurbaşkanlığı logosuyla bütün televizyonlarda çıktı. Sonrası malum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı her törende bizim marş çalınır oldu. Doğrusu bu kadarını beklemiyordum. Ama dinledikçe gurur duyduğum bir eser oldu.

 

Marşı Jandarma Bandosu da çaldı. İzlerken neler hissettiniz?


Çok etkileyiciydi gerçekten. Marşı seslendiren çok oldu ama Jandarma Bandosu’nun Külliye’de Sayın Cumhurbaşkanımıza özel çalması anlamlıydı.
Başka seslendirenler oldu dediniz, kimler seslendirdi?

Benim takip edebildiğim kadarıyla Eyüp Kaymakamlığı Çocuk Korosu seslendirdi. Çok da güzel bir klip hazırlamışlar. Ayrıca birçok okul korusunun seslendirdiğini biliyorum. Mesela Tokat Güzel Sanatlar Lisesi korosunun klibine rastladım sosyal medyada, o da çok güzeldi. Bir de işitme engelli kardeşlerimiz için işaret diliyle hazırlanmış videolar var. Bunlardan biri Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meslek ve Sanat Eğitimi Kursları (KO-MEK Medya) tarafından hazırlanmış gayet başarılı bir klip. Burada Marmaris İlçe Millî Eğitim Müdürlüğüne özel bir parantez açmam gerekiyor. Millî Eğitim Müdiresi Sayın Züleyha Aldoğan Hanımefendi’yi tebrik ediyorum. Hain darbe girişiminin sonrasındaki ilk eğitim-öğretim sezonunda, yani geride bıraktığımız sezon boyunca Marmaris’teki bütün okullarda ders zili olarak 15 Temmuz Demokrasi Marşı’nın çalınması talimatını vermiş. Çocukların o ihaneti unutmaması ve millî duygularla beslenmesi adına çok isabetli bir karar. O gece Sayın Cumhurbaşkanımıza suikast girişiminin adresi de Marmaris olduğu için, ayrıca çok manalı olmuş.

 

Marştan sonra bir hayli popüler oldunuz. Hayatınızda neler değişti?


Hayatımda hiçbir şey değişmedi. Tek değişen, bazı davet ve protokollere katılmak zorunda kalmamız. Ben şahsen kalabalığın önüne çıkmayı, kamera önüne çıkmayı, protokolleri hiç sevmem ve beceremem de. Beni kendi hâlime bıraksalar, sadece yazsam daha mutlu olacağım.