Çavuşoğlu: 'Hiç kimse bizi NATO’dan çıkaramaz, bu teknik açıdan mümkün değildir'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin NATO üyeliğinin tehlikede olduğu yönündeki düşüncelerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Hiç kimse bizi NATO’dan çıkaramaz, bu teknik açıdan mümkün değildir. Bazı Batı ülkeleri, Türkiye gibi ülkelere karşı nasıl davranıldığını maalesef halen bilmiyorlar. Artık Türkiye’ye 20 yıl öncesi gibi muamele edilemez. Türk milleti bunu reddediyor. ABD ve AB, Türkiye’nin eşit ortak olduğunu anlamalıdır” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Almanya ziyareti kapsamında bir basın kuruluşuna mülakat verdi. Çavuşoğlu, Türk-Alman ilişkileri ve Zeytin Dalı Harekatı hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Donma noktasına gelen Türk-Alman ilişkilerini yeniden harekete geçiren nedenleri açıklayan Çavuşoğlu, “Tarihimizde, Almanya'yla ilgili sorunumuz olmadı. Son zamanda ise, talihsiz bir retorik yaşandı. Bu gelişmeyi tersine çevirmek zorunda olduğumuzu anladık. Konu, yalnızca bir gazeteciyle ilgili değil” diye konuştu.
“Deniz Yücel, bizim için tali bir konuydu. Yücel’i Türkiye’de hiç kimse tanımıyordu, hapishaneye girdikten sonra tanındı”
Bakan Çavuşoğlu, Türk-Alman ilişkilerinin yeniden canlanmasında Deniz Yücel’in serbest bırakılmasının etkili olup olmadığı yönündeki soru üzerine, “Hayır, bu bizim için tali bir konuydu. Yücel’i Türkiye’de hiç kimse tanımıyordu, hapishaneye girdikten sonra tanındı” dedi.
Afrin Harekatı’nı protesto eden kişilerin ve Türk Tabipler Birliği mensuplarının gözaltına alınmalarının hatırlatılması üzerine Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Düşünce özgürlüğü olabilir. Fakat bu bağlamda kullanılan dil ve duygular önemlidir. Savaşa ‘hayır’ diyebilirsiniz. Fakat Türk Ordusu’nu masum insanları öldürmekle suçlamak başka bir şeydir. Bu yanlıştır. Teröristlere karşı savaşan askerleri masum insanları öldürmekle suçlayamazsınız.”
Türk ordusunun Afrin Harekatı’ndaki hedeflerini sıralayan Çavuşoğlu, “Hedef, tehlikeyi ortadan kaldırmaktır. Tehlike son olarak Afrin’den gelmekteydi. Afrin’den Türkiye’ye yaklaşık 700 civarında roket atıldı. Çok sayıda sivil kaybımız var. Bunlardan bazıları, Türkiye’de yaşayan Suriyelilerdi; bazıları ise Türklerdi. Başka seçeneğimiz yoktu. PKK ve YPG’den kaynaklanan tehlikeyi ortadan kaldırmak istiyoruz” şeklinde konuştu.
“Artık Türkiye’ye 20 yıl öncesi gibi muamele edilemez”
Çavuşoğlu, ‘ABD’de bazıları, müttefik olarak Ankara’ya şüpheyle yaklaşıyor. Türkiye’nin NATO üyeliğinin tehlikede mi?’ sorusu üzerine şunları söyledi:
“Biz NATO’nun kurucu üyesi olup, ittifaka birçok katkılar sağladık. Afganistan ve başka ülkelerde etkiniz. Biz, kilit müttefiklerden biriyiz. Bu, bizim stratejik tercihimizdir. Hiç kimse bizi NATO’dan çıkaramaz, bu teknik açıdan mümkün değildir. Burada, Türkiye karşıtı duygular söz konusudur. Ancak NATO üyeliğimizin sorgulanmasına izin vermiyoruz. NATO bizim evimizdir. Birisi gelip, NATO’nun evimiz olmadığını kim söyleyebilir? Bazı Batı ülkeleri, Türkiye gibi ülkelere karşı nasıl davranıldığını maalesef halen bilmiyorlar. Artık Türkiye’ye 20 yıl öncesi gibi muamele edilemez. Türk milleti bunu reddediyor. ABD ve AB, Türkiye’nin eşit ortak olduğunu anlamalıdır.”
Rusya’dan S-400 füze savunma sisteminin alınmasının gerekçelerini sıralayan Çavuşoğlu, “Kendi füze savunma sistemimiz olmaması nedeniyle, buna acilen ihtiyacımız vardı. Kongrenin çekincesi nedeniyle, ABD’den basit tüfek almakta dahi zorluk çektik. Birisinden almak zorundaydık. ABD yönetimi, Kongre’nin bunu onaylayacağına dair güvence verirse, onların Patriot sistemlerini alırız” dedi.
Sınırdan kaçak yollarla geçmeye çalışırken yakalanarak tutuklanan Yunan askerlerinin ülkelerine ne zaman döneceği yönündeki soru üzerine Çavuşoğlu, “Bilmiyorum, yasadışı bir şekilde sınırdan geçtiler. Bu konu, şimdi olayın arkasında neyin olabileceğini öğrenmesi gereken savcı ve mahkemelere bağlıdır. Bu, bir hata mı yoksa kasıt mıydı? Bu konuda emin olmak istiyorlar” ifadelerini kullandı.
Yunan askerlerini, 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden sonra Yunanistan’a iltica başvurusunda bulunan helikopter pilotlarıyla takas edileceği iddialarını yalanlayan Çavuşoğlu, “Böyle bir pazarlık istemiyoruz. Sonuçta Yunan askerlerini, Yunanistan’da değil, Türk topraklarında tutukladık. Söz konusu pilotların iadesini, bundan uzun zaman önce Yunanistan’dan resmi olarak talep ettik” dedi.
“Ateşkes kararının, adı geçmeyen Afrin’le alakası yoktur. Guta ve İdlib’ten söz edilmektedir”
Birleşmiş Milletler’in Suriye’de ateşkesi öngören kararının Afrin’de yürütülen Zeytin Dalı Harekatı’nı kapsamadığını belirten Çavuşoğlu, “Söz konusu kararın, adı geçmeyen Afrin’le alakası yoktur. Guta ve İdlib’ten söz edilmektedir. Söz konusu olan rejim ile muhalefet arasındaki çatışmadır, terör örgütlerine karşı mücadele değildir. Teröristler, bu kararın dışında tutulmaktadır. PKK, terör örgütü olarak tanınmaktadır. Terör örgütünün adının PKK veya YPG olmasının önemi yoktur, zira bunlar aynı örgüttür. Askeri harekatımız, bir terör örgütünü hedef almaktadır. Bu nedenle, söz konusu terör örgütünü yok etmeliyiz” açıklamalarında bulundu.
Zeytin Dalı Harekatı’nın ne zaman sona ereceğini açıklayan Çauşoğlu, “Harekatın zor kısmı sona ermiştir, zira önümüzde dağ ve tepeler vardı. Şimdi, Afrin şehrine yönelmekteyiz. Orada, teröristlerle, şehirde mücadele etme konusunda tecrübeli olan başka güçlerimizle başka bir stratejimiz var. Söz konusu güçler, Türkiye’nin Diyarbakır gibi şehirlerinde tecrübe kazanmıştır. Bu şehirleri, PKK’lı teröristlerden temizlemişlerdir. Suriye’de birçok insan, geldiğimiz için mutlu ve kendilerini güvende hissetmektedir” diye konuştu.